MINDD KAFA BANDI ILE DEPRESYONA COZUM

Depresyon 21. yüzyılda artık ciddi bir hastalık olarak algılanmaya başladı. Güney Koreli bir ekip de bu hastalığı 21. yüzyıl teknolojisiyle tedavi etmek istiyor.

Güney Koreli girişim Ybrain‘in Mindd adını verdiği kafa bandı, beynin ön lobuna (frontal lob) hafif elektrik akımları gönderiyor. Nörobilimde transkraniyal direkt akım uyarımı (tDCS) olarak adlandırılan bu işlem, ön lobu uyarmayı amaçlıyor. Çünkü beynin ön lobundaki aktivitenin azalması, depresyon ile ilişkilendiriliyor.

Yan etkisi yok

Ybrain geçtiğimiz dört yıl içinde toplam 9 milyon Dolar’ın üzerinde yatırım aldı. Ekip klinik deneylerde, Mindd kafa bandının etkili olduğunu ve hiçbir yan etkiye rastlanmadığını belirtti. Şimdiden Güney Kore’de 12 hastanede kullanılan Mindd bu yıl içinde Avrupa’da 2019’da ise ABD’de kullanılmaya başlanacak.

Depresyon ve intihar Güney Kore’nin önemli problemlerinden. 2015 yılında, ülkede her gün ortalama 38 kişi intihar etti. Tüm dünyada, kişi başına intihar oranlarında Güney Kore ilk 10’un içinde yer alıyor. (Türkiye 183 ülke arasında 112. sırada)

Mindd kafa bandı, bir akıllı telefon uygulaması ile birlikte çalışıyor. Hastalar uygulamaya uyku, egzersiz, tedavi gibi bilgilerini kaydedebiliyor. Tüm bu veriler kontrol edilmek üzere doktorlara gönderiliyor.

Kaynak: CNet, https://www.dunyahalleri.com/kafa-bandiyla-depresyon-tedavisi/

Meet AVA: Ovulation Tracking Bracelet ( Wearable Technology for Women))

In 7 of 1 couples in USA is having fertility problems. This is a huge number! And I am sure it is more likely in Europe, too. More women are having difficulties to get pregnant in 21ST century. Technology is trying to help but shouldn't be so neurotic in that sense. 

A fertility bracelet can track your fertility and warn you for best results! 

Meet AVA- Ovulation Tracker Bracelet! Practical, easy to use and detect your fertilizing wisdom by checking your sleep, 

 San Francisco, California-based Ava, a medical technology company focused on women’s reproductive health, announced the launch of its fertility tracking bracelet and companion app. Named simply “Ava,” the direct-to-consumer bracelet uses sensor-enabled technology to detect a woman’s fertility window in a given month. 

The clinically proven way to track your cycle - Finally understand your body

Wear the Ava bracelet at night for effortless insight about your fertility, pregnancy, and your health.

The company, which was founded in Switzerland in 2014 and has raised $2.6 million in funding, recently concluded clinical studies of the device at the Hospital of Zurich. Ava is registered as a Class I device with the FDA and is intended to be worn at night, when Ava’s sensors collect three million data points around several physiological parameters including heart rate, respiration, temperature and sleep quality. The researchers found Ava to be accurate 89 percent of the time at detecting an average of 5.3 fertile days per a woman’s cycle.

Testimonial 1: Received my bracelet in August and started using it immediately…first and second cycles it predicted my ovulation to be about a week later than I had been thinking…and guess what? I am now pregnant. On my SECOND CYCLE with the Ava bracelet. I’m officially a fan.  – Lizzie

Testimonial 2: “I had migraine headaches randomly throughout the month. With Ava, I realized that I always get them like clockwork right after I ovulate. Ava didn’t solve my headaches (if only!) but it does help me be more prepared for them, so they never take me by surprise anymore.” – Nurit

Source: http://www.mobihealthnews.com/content/digital-fertility-news-ava-launches-new-wearable-glow-hits-security-hitch#sthash.Sz1hfqrs.dpuf

Future Medicine, Meditation medicine, Wearable Technologies, Health 4.0

Future Medicine, Meditation Medicine, Wearable technologies, etc... 

Please watch for the future of health! I love Technology:)

Daniel Kraft @Tedx Academy Berlin

Sanal Gerceklik Meditasyonu- Guided Meditation VR

Bir Meditasyon Egitmeni olarak, kisiye ozel meditasyon teknikleri ogretiyorum. Biliyorum ki, herkesin zihni ve bedeni farkli calisiyor. Ve, herkese uygun bir meditasyon teknigi var.  Yani, herkes meditasyon yapabilir! Seviyesine ve kapasitesine bagli olarak, her meditasyon deneyimi aslinda kisiye ozel. Bazilarinin dusundugu gibi, Meditasyon, sadece gozlerimizi kapatip nefes almaktan ibaret sikici bir sey degil. Tam tersine, eglenceli bir oyun aslinda. Basrolunde sizin oldugunuz ve hayatinizin filmini seyrettiginiz bir oyun aslinda. 

KADIN KADINA calismalarinda veya Cocuklarla yaptigim Nefes ve Farkindalik Atolyeleri'nde, Visualization- Imgeleme - Teknigini sikca kullaniyorum. Tum meditasyon ve imgeleme calismalarini bizzat ben kendim yaziyorum ve akisa gore revize ediyorum. Bu noktada, Meditasyon gecmisim ve ogretmenlerimle ilgili Meditation medicine- Ilac Niyetine Meditasyon- adli blog yazimi okumanizi tavsiye ederim.  

Imgeleme Teknigi'ne, rehberli bir meditasyon da diyebiliriz. Ancak, ben, IMGELEME demeyi tercih ediyorum. Zaman zaman, bazilarimizin zihni cok yorgun olabiliyor ve imgeleme yaparken, yani basit anlamiyla, HAYAL kurarken, zorlanabiliyoruz. Hatta, bazen kendimizi fazlaca zorluyoruz! Etraftaki sesler, bulundugumuz oda, birlikte oldugumuz kisiler, o anki ruh durumumuz, Imgeleme calismasinin kalitesini etkileyebiliyor. 

Ozellikle iletisim ve ogrenmede GORSEL tarafi guclu olmayan kisiler, Imgeleme calismalarinda, diger katilimcilara gore daha az konsantre oluyorlar. Cabuk sikiliyorlar, devam etmekte ve varolan hikayeyi yakalamakta zorlanabiliyorlar.                                                                                                                                                    Bu noktada, Mindful Teknoloji devreye giriyor. Teknoloji nasil olur da, mindful olur, demeyin! 

Hemen, anlatiyorum:)

Evinizin konforunda, is yerinizdeki odanizda veya yuzlerce kisinin oldugu bir restoranda, gozunuze gozluklerinizi takiyorsunuz. Hoooooppp, bambaska, mutlu ve huzurlu bir dunyaya adim atiyorsunuz. 

Sanal Gerceklik- Virtual Reality- Teknolojisi kullanilarak hazirlanmis, 3 boyutlu meditasyon deneyimi ile bambaska bir dunyaya adim attiniz! Hayallerinizin otesinde bir meditasyon deneyimine hosgeldiniz. Buyurun, videoya tik tik...

Surekli ekran basinda olan ve/veya oyun oynayan cocuklarin ve genclerin zihnini rahatlatmasi, kafasi cok yorgun olanlarin sakin ve dingin bir ruh haline gecebilmesi, fiziksel agri kontrolu, fobiler, hareket etmekte zorlananlar, konsantre guclugu yasayanlarin dikkatini toparlayabilmesi ve bence en onemlisi de, hayal kuramayanlarin hayal kurabilmesi icin, cok etkili 3 boyutlu bir teknolojik imgeleme-meditasyon- araci. Cubicle Ninjas tarafindan gelistirilan aplikasyonu kullanmak icin Samsung Gear VR veya HTC Vive gozluklerine ihtiyaciniz var. Sonrasinda ucretsiz olarak aplikasyonu bilgisayariniza veya tabletinize indirebilir ve 3 boyutlu bu sahane deneyime baslayabilirsiniz. 

2016 yilinda ilk surumu yayinlanan aplikasyonun tamamlanmis versiyonu 2017 yilinin sonbaharinda kullaniciyla bulusacak. Websitesinde deneyime katilanlarin cok etkilendigi yaziyor. Harika olduguna eminim, ben de bir an once denemek istiyorum. 

Umarim, bu ve buna benzer urunlerin en kisa zamanda bilim adamlari tarafindan testleri yapilir, case study-ler yayinlanir. Sonrasinda, cocuklar, gencler ve yetiskinlere yonelik bir cok hastalik icin de yarari kanitlanir. Bazi doktorlar da benimle ayni fikirde, bir Ortopedik Cerrah olan Anand Vora gibi. Merkezi Ohiao'da bulunan Cleveland Clinic'te ise, Microsoft HoloLens'in , Virtual Reality- Augmented Reality-Mixed Reality kullanilarak tasarlanmis ve Parkinson hastalarinin yurumelerini, hareket etmelerini kolaylastirici sanal gerceklik gozlukleri kullanilmaya baslanmis durumda! Biz de, doktor recetelerinde, gelecegin ilaclari- future medicine- olarak, 3 boyutlu Sanal Gerceklik Meditasyonlari ( Guided VR Meditation) gormeye baslayacagiz sanki. Bu gunler cok uzak degil, emin olabilirsiniz:) 

Çok Geç Diye Bir Zaman Yoktur

Okulun ilk günü, ilk derste profesörümüz, önce kendini tanıttı, sonra "Bu yıl, yepyeni bir öğrencimiz var. Çok ilginç biri bakalım bulabilecek misiniz" dedi... Ayağa kalkıp etrafa bakmaya başlamıştım ki,yumuşak bir el omzuma dokundu... Döndüm... Yüzü iyice kırışmış bir yaşlı hanımefendi, bana gülümseyerek bakıyordu... "Ben Rose" dedi.. "Benim adım Rose, yakışıklı... 87 yaşındayım. Madem tanıştık seni kucaklayabilir miyim?.." Güldüm... "Tabii" dedim... "Hadi sarıl bana..." Öyle sımsıkı sarıldı ki... "Bu kadar genç ve masum yaşta üniversiteye niye geldin" diye şaka yaptım.. Minik bir kahkaha ile yanıtladı:

"Buraya zengin bir koca bulmaya geldim. Evlenip birkaç çocuk doğuracağım. Sonra emekli olup dünya turuna çıkacağım..."

Dersten sonra kantine gidip, birer sütlü çikolata içtik. Hemen arkadaş olmuştuk. Ertesi gün ve ertesi üç ay, sınıftan hep birlikte çıktık ve hep kantinde lafladık... Öyle akıllı ve öyle deneyimliydi ki, onu dinlemekle, derslerden daha çok şey öğrendiğimi hissediyordum.

Sömestr boyunca Rose kampüsün ilahesi oldu. Nereye gitse etrafı çevriliyor, çok çabuk arkadaş ediniyordu. İyi giyinmeyi seviyor, diğer öğrencilerin ilgisini çekmeye bayılıyordu. Rose hayatını yaşıyordu. Hepimizden daha canlı, daha dolu yaşıyordu...

Sömestr sonunda, Futbol Balosuna davet ettik Rose'u... Konuşma yapması için... Orada bize verdiği dersi unutmama imkan yok...

Konuşmasını önceden hazırlamış ve bir yığın karta kocaman kocaman yazmıştı. Elinde bu deste ile kürsüye yürürken, kartları elinden düşürdü. Konuşma darmadağın olmuştu. Şaşkın, biraz da utanmış mikrofona doğru eğildi...

"Ne kadar beceriksizim, değil mi?... Özür dilerim... Buraya gelmeden önce heyecanım yatışsın diye bir duble viski attırdım. Sonucu görüyorsunuz... Şimdi bu kartları toplasam bile onları yeniden sıraya koymam mümkün değil... Onun için en iyisi ben size aklımda kalanları söyleyeyim, olur mu?..."

Biz kahkahalarla gülerken, o bardaktan bir yudum su aldı ve konuşmasına başladı:

"Yaşlandığımız için eğlenmekten, oynamaktan, yaşamaktan vazgeçmeyiz... Eğlenmek, oynamak ve yaşamaktan vazgeçtiğimiz için yaşlanırız. Genç kalmanın, mutlu olmanın ve başarıya ulaşmanın sadece dört sırrı vardır... Hergün gülmek ve yaşama katacak mizah bulmak... Bir rüyanız olmalı mutlak... Rüyalarınızı kaybettiniz mi, ölürsünüz. Etrafımızda dolaşan pek çok kişi aslında ölü ve bundan kendilerinin bile haberi yok...

Yaşlanmakla, büyümek arasında çok büyük bir fark vardır... Eğer 19 yaşındaysanız ve bir yıl hiçbirşey yapmadan, hiçbirşey üretmeden bir yıl sırtüstü yatarsanız, sadece bir yaş yaşlanır, 20 olursunuz... Ben 87 yaşındayım ve ben de bir yıl hiçbirşey yapmadan, hiçbirşey üretmeden sırtüstü yatarsam, 88 yaşımda olurum. Herkes bir yılda bir yaş yaşlanır. Bunun için özel bir yetenek ya da bilgiye ihtiyaç yoktur. Oysa bir yaş daha büyümek için, mutlak birşeyler yapmak, üretmek, kendini geliştirecek fırsatları bulmak ve kullanmak gerekir.

Asla pişman olmayın... Biz yaşlılar, genelde yaptıklarımızdan değil, yapmadıklarımızdan pişman oluruz çünkü... Ölümden korkan insanlar, pişman olanlardır... Pişman olmaktan korktukları için hiçbirşey yapmayanlardır..."

Ders yılı sonunda Rose, yıllarca önce başlayıp, yaşam mücadelesi içinde ara vermek zorunda kaldığı üniversiteyi derece ile bitirdi...

Mezuniyet töreninden bir hafta sonra, uykusunda, huzur içinde öldü. Cenaze törenine 2 binden fazla üniversite öğrencisi katıldı.

"Yapabileceğimiz her şeyi yapmak için asla geç olmayacağını" hepimize hem de nasıl öğreten bu muhteşem kadının anısına layık bir törendi bu...

Rose'un öğretisi aslında dünyanın bütün üniversitelerinde zorunlu ders olmalıydı:

"Çok Geç Diye Bir Zaman Yoktur"

her zaman bir rüyanız ve onu gerçekleştirebilecek ruhunuzun olması dileği ile 

Kaynak: Facebook'tan Alintidir

LUMINETTE: ISIK TERAPISI GOZLUKLERI- LIGHT THERAPY GLASSES

Yeni uyandiniz ve goz ucuyla pencereden baktiniz. 
Yagmurlu ve kasvetli bir gun! 
Ne hissedersiniz?
Yataktan kalkmak bile zor gelir, degil mi! 

Peki, yine ayni pencereden baktiniz ve bu kez gordugunuz isil isil, GUNESli guzel bir gun. 
Simdi, ne hissedersiniz? 
Yataktan hizlica kalkip, gunu yakalamak istersiniz, degil mi! 

Bir Izmirli olarak, gunesi gormek, yemek yemek ve su icmek gibi dogal bir seydi benim icin. Taaa ki, Londra'da yasamaya baslayincaya kadar! Gunes ciktiginda, herkesin parklara kostugunu hatirliyorum. Elimizdekinin degerini maalesef kaybedince anliyoruz. Benim icin de oyle olmustu, gunesle olan iliskim. 

Evlenip, Almanya'ya yerlesme asamasinda, esim sormustu: 'Burada az gunes isigi var, ozlemeyecek misin?' Ben de soyle demistim: ' Sen, benim gun isigimsin, canim. Nerede olursak olalim, birlikte uyandigimizda senin nefesin benim gun isigim olacak. ' 

Gercekten, oyle de oldu! Almanya'da yasadigim son 3 sene icerisinde gunesi ozledigim zamanlarda, esime ve ogluma baktim. Bol bol nefes egzersizi yaptim. Depresif havaya ragmen, kendi kendime nefesimle enerji ve mutluluk verdim. 
    
Gunes isigi eksikligi, insanlarin sadece yorgun, bitkin ve depresif hissetmesine neden olmuyor. Ayni zamanda, Alzheimer hastaliginin hizli ilerlemesine, kadinlarda kemik erimesinin cok daha hizli seyretmesine, cocuklarin olagan gelisiminin yavaslamasi ve hizli yaslanma gibi her yastan insanin hayatinda negatif etkiler yaratabiliyor. Uzmanlarin belirttigine gore, D vitamini almak veya 1 haftalik gunes tatili sorunu biraz hafifletiyor ancak tamamen cozmeye yetmiyor.

Peki, ne yapacagiz?      

Philips'in isik terapisi yapan Light Therapy cozumleri gerilerde kaldi. isik terapisi yapan lambalarin efektif kullanimi icin, karsisinda en az 30 dk. oturmaniz gerekiyor. Yani, isik nerede ise, siz orada olacaksiniz. Luminette ise, gunes isigi magdurlari icin, yururken, bulasik yikarken veya hafif egzersiz yaparken kullanabileceginiz zahmetsiz bir cozum sunuyor.   Her gun yaklasik 20 dk. Luminette Isik Terapi Gozluklerini taktiginizda, gunluk gunes isigi ihtiyacinizi karsilayabiliyorsunuz. Videoya, tik tik...  

www.Myluminette.com sitesinde ilginc veriler var: Isik Terapisi Gozlugu kullanan kisilerde yapilan arastirmalarda ilginc sonuclar elde edilmis: Uyku Kalitesi %68 artmis, enerjileri %58 artmis ve Jetlag sorunu 2 kati hizli cozulmus. Kis aylarinda enerji eksikligi duyuyorsaniz, sabah uyanmakta zorluk cekiyorsaniz, aksam oldugunda kendinizi bitkin hissediyorsaniz, geceleri calistiginiz icin gunduzleri uyumakta zorlaniyorsaniz ve cok seyahat ettiginiz icin surekli jet lag halinde iseniz, Luminette deneme vaktiniz gelmis demektir. Iyi uyuyamadiginiz bir gecenin sabahinda, 20 dk.lik Luminette ile, kahvaltiyi hazirlarken enerji depolayabiliyor, kendinizi tekrar sarj edebiliyorsunuz. 

Liege Universitesi'nden Belcikali bir grup Bilim Adami tarafindan gelistirilen inovatif isik terapisi Luminette teknolojisi, su anda saglik pazarinda, kendi kategorisindeki etkili araclardan bir tanesi. Avrupa'da eczanelerde satilmaya baslanmis durumda. Ve, en onemlisi, Belcika'da doktorlar depresyon hastalarina, kis depresyonu yasayanlara, yaslilara, kemikleriyle ilgili sorun yasayanlara, Alzheimer hastalarina, uzun sure ucmak zorunda kalan profesyonellere receteli ilac yazmak yerine Luminette oneriyor. isik terapisi saglayan lambalardan, antidepresanlardan ve 1 haftalik gunes tatilinden maddi-manevi olarak daha uygun oldugunu yandaki grafikle anlatmaya calismislar:) isik terapisi yapan lambalarin efektif kullanimi icin, karsisinda en az 30 dk. oturmaniz gerekiyor. Luminette ise, yururken, bulasik yikarken veya egzersiz yaparken kullanabileceginiz zahmetsiz bir cozum sunuyor.  

Dunyadaki ilac endustrisi, en buyuk kartellerden. Ve, yavas yavas, butunsel sagliga gonul veren doktorlar, ilac yazmak yerine, teknolojik saglik araclarini hastalarina onermeye basladilar bile. Ozellikle giyilen teknoloji- wearable technology- bu asamada etkili oyuncular kazanmaya basladi saglik ve teknoloji sektorunde.  

Kis depresyonundan magdur, uyku ve horlama sorunu olan bir danisanima Luminette onerdigimde, cok sasirmisti. Avrupa'da, 40 Euro'ya 1 aylik deneme suresi oldugu icin, denemeye karar verdi. Hatta, ailece denediler ve cok memnun kaldilar. 1 ayin sonunda, Luminette ve Nefes seanslari sonrasi isildadigini soylemisti. Ne mutlu bana:)

Luminette, rakipleri (Ayo gibi..) ve diger giyilebilir saglik teknolojisi araclari sadece bireysel kullanim icin degil, ayni zamanda Spa, wellness, guzellik salonlari, rehabilitasyon merkezleri, butunsel saglik merkezleri, kisisel bakim, saglik ve guzellik alaninda calisan bir cok yerde de kullanilmaya baslayacak. Ve eminim ki, saglik teknolojisini takip eden doktorlar, butunsel saglik calisanlari ve is yerleri, rakiplerine gore fark yaratacak islere imza atacak. 

ANIL ALTAS BRUG
Nefes Terapisti, Meditasyon Egitmeni, Mindfulness Kocu
  

Sheryl Sandberg ile B Plani- Option B-

Haydi, sizinle bir oyun oynayalim. Kendinizi bir sureligine Sheryl Sandberg'in yerine koymanizi istiyorum:)

45 yasinda super basarili bir teknoloji profesyonelisiniz. Facebook operasyonlari sizden soruluyor. Facebook Yonetim Kurulu'na giren ilk kadinsiniz. Dunyada Facebook denince, malum kisi disinda adi hatirlanan tek kisisiniz. Harvard'da aldiginiz egitim ve kadin girisimciligine yonelik baslattiginiz aktiviteler, meyvelerini, New York Times Cok Satanlar Listesine girmis Lean In kitabiniz ile vermis. Yetmemis, Lean In sosyal sorumluluk projesi ile, dunyadaki binlerce kadina iclerindeki gucu nasil ortaya cikaracaklarini tecrubeleriniz ve uzmanlar ile paylasiyorsunuz. Amerika'nin ve Dunyanin En Etkili Is Kadinlarindan Birisiniz. Is hayatinizdaki olaganustu basarilarinizin yaninda, saglikli ve mutlu 2 cocugunuz ve sizi deli gibi seven, her yaptiginiz iste ve attiginiz her adimda arkanizda tam destegini hissettiginiz ve hala cilginlar gibi asik oldugunuz bir esiniz var. Hayata karsi dimdik duruyorsunuz, kontrol sizin ellerinizde. Hayalleriniz, 45 yasinda gercek olmus sanki. Tanri'nin cok sevdigi bir kulusunuz adeta. Insan daha ne ister, degil mi?

Insan bu, ister de ister! Amaaaa....

Yasam, bazen bir B plani olmadan ilerleyemiyor. Maalesef, Sheryl Sandberg icin de boyle oluyor ve 2 yil once. esini, hic beklemedigi bir anda, apar topar ve caresizce kaybediyor. Sadece esini degil, yasaminin kontrolunu de kaybediyor. Dave Goldberg, egzersiz yaptigi fitness aletinde dengesini kaybedip dusuyor ve kafasini carparak bayiliyor. Aslinda dusmesinin nedeni, kalp ritm bozuklugu yasamasi. Sevgi dolu bir yasam arkadasligi yapmis bu ikili icin, belki de en acisi, Sheryl'in esiyle birlikte ambulansa dahi alinmasina izin verilmemesi. Hatta hayatinin son saniyelerinde, cok sevdigi ruh esine bir hoscakal bile diyememesi...Hastaneye giderken, durduklari her saniye, trafikte olan her gecikmenin belki etkisi vardir diye dusunmeden edemiyor tabi, genc kadin. Ve, diyor ki, bir ambulans gordugunuzde veya sesini duydugunuzda, lutfen bir degil, bin kere dusunun ve oncelik taniyin. Turkiye'de, ozellikle Istanbul'da durumun ne kadar acikli oldugunu, calan aci siren seslerinin uzunca bir sure duyulmasindan anlayabiliyoruz, ne yazik ki...

Simdi soruyorum size: Hikayenin sonuna ragmen Sheryl Sandberg'in yerinde olmak ister miydiniz?    

Dunyanin neresinde olursaniz olun, teknoloji ve internet sektorunde calisin calismayin, pek cok kadin icin bir idol Sheryl Sandberg. Lean In kitabinin ilk baskisini alip, 2 gunde sular seller gibi okudugum zamani hatirliyorum. Aslinda, Almanya'da yaptigim 'Kadin Kadina' calismalarinin sanal mentorlerinden biridir kendisi. Bu yazimla, kendisine sukranlarimi sunuyorum...

2 yil once esini kaybettigini okudugumda, oglum henuz 2 aylikti. Derinden sarsilmistim gercekten. Hormonlarim tavan yapmis ve bebegimi emzirirken gozlerimdeki yaslara engel olamadan onun icin sabir dileyip dua etmekten baska bir secenek bulamamistim kendi icimde. Sonra da, sukretmistim elimdekilerin yuceligine. Esime gidip sarilmistim ve Sheryl'in hikayesini paylastigimda gozyaslarim ip gibi akmaya devam etmisti... Ben, hayatimda hic tanismadigim ama yurekten bagli oldugumu hissettigim bu kadin icin, bu kadar uzulduysem, kimbilir kendisi nasil bir travmanin esigindeydi ve ne acilar icindeydi! Peki, cocuklari ne durumdaydi?

Insanlarin mutluluk anlayislari ve mutluluk hissi herkese gore farkliliklar gosterebilir. Ama, bildigim bir sey var ki, insan, kac yasinda ve hangi sartlarda yasiyor olursa olsun, sevdiklerini aniden kaybettiginde, cektigi acida birlesiyor. Marifet, acinin icinden az hasarla gecmeyi basarabilmekte... Ve hatta, yasanilanlara sapka cikarip, yola yeni bir anlamla devam edebilmekte..Hislerimde yalniz olmadigimi, Sheryl Sandberg'in, esi Dave Goldberg- Survey Monkey CEO)-in olumunden 1 ay sonra Facebook'ta paylastigi bir post ile daha iyi anladim. 30 gun icinde, 30 yil yasamis kadar bir bilgelige sahip oldugunu aciklamisti, Sheryl. Paylastigi posta, 900.000 like ve  74.000 yorum geldi ve bu guclu kadin icin taslarin oynamaya basladigi yasaminin yeni doneminin temelleri o zaman atildi. Hayatindaki kayip, ona yeni bir anlam hediye etmeye basliyordu.



Yazmak, icindekileri kusmak, soyleyemediklerini kaleminle dile getirmek, konu ne olursa olsun farketmez, buyuk bir sifa kaynagi. Iste, bu guzel kadin da aynisini yapti. Alyansini parmagindan cikarip kolyesine takti, yazdi, yazdi, yazdi...Ve, yasadiklarini buyuk bir ictenlikle hem kitabinda, hem de kitabi ve Option B projesini anlattigi videolar araciligi ile samimi ve icten bir sekilde paylasti.

Option B, bir kitabin disinda, sosyal bir projeye donustu. Icinde, beklemedikleri bir zamanda yasamin surpriz bir oyunuyla karsilasan ve yasadiklari korkunc travmalar sonrasi Option B'yi hayata koyup uygulamayi basaran kisilerin hikayeleri ile dolu. Kitabin websitesine baktiginizda, organizasyonun fikir liderlerinin ne kadar etkili kisiler oldugunu gorebilirsiniz. Kitabin geliri, Option B Sosyal Sorumluluk Organizasyonu'na gidiyor.

Sheryl Sandberg yepyeni bir yuzunu kesfetti son 2 sene icinde. Hayatinda artik esi olmadigini kabul edip, yani A Planini tamamen iptal edip, yeni bir B Plani'na yelken acti. Iste, Option B kitabinda, hayata karsi nasil tekrar dik durabildigini, esnekligini, gulebilmeyi, neseyi ve cocuklariyla birlikte surecte neler ogrendigini anlatiyor. Yine Cok Satanlar Listesinden Psikolog Adam Grant-Sheryl'in yakin bir arkadasi ve 'Resilince' uzerine uzman- ile ortak yazdiklari Option B, bu yilin Nisan ayinda ilk baskisini yapti. Benim de, yaz donemi icin hazirladigim, Okumayi Cok Istedigim Kitaplar Listem'de ilk sirayi aldi.


Avustralya'li meditasyon ogretmenimin cok sevdigim bilge bir mottosu vardir: ' Ne olacagini bilmiyorum, her an her sey olabilir. Huzurlu, saglikli ve guvendeyim.' Bu bakis acisi, yasanilan olaylara karsi daha esnek, sabirli ve kabul icinde olabilmeyi sagladi benim icin. Mutlulukta ve kederde sukretmeyi bilmeyi de. 

Hayatinizda ani bir travma yasamis olabilirsiniz veya bir yakininiz yasiyor olabilir: Bir kaza sonucu yuruyemez duruma gelmek, cinsel taciz, ciddi bir hastalik, bir yakininizin vefati sonucu yasadiginiz ve atlatamadiginiz keder, bosanma, siddet gorme vb. gibi. Tum bu konularla ilgili aktif basliklar ve yetkili agizlardan cozum onerileri, hatta sizinle benzer acilari yasamis kisileri bulabileceginiz bir sistem ve network yaratmis Option B.

Bu noktada RESILIENCE kavramindan bahsetmekte yarar var. Resilience son zamanlarda psikoloji, wellness, cevre, politika ve spirituel dunya gibi farkli alanlarda duydugumuz populer bir kavram. Turkce sozluk anlami olarak, esneklik, elastikiyet, firlama, ziplama, ilk haline gelme, cabuk iyilesme, duzelme, toparlanma olarak geciyor. Psikolojik kullanimi icin, kendini iyilestirme ve kendini yenileyebilme olarak cevirebiliriz. Kitap, ozetle, yasadiklarimiz ne olursa olsun, yasamda yasamda kendimizi nasil iyi edip yenileyebilecegimize ve bunu ogrendikten sonra nasil vucudumuzdaki bir kas gibi gelistirecegimize - Resilience Muscle- iliskin pratik ve denenmis bilgilerle dolu. Benim uzun zamandir yaptigim bir calismayi ogutluyor Sandberg: Her gun keyif aldiginiz ve sukrettiginiz 3 seyi yazin defterinize. Okuyun ve hatirlayin. Ictiginiz guzel bir kahve, cocugunuzun size verdigi bir opucuk, okudugunuz guzel bir yazi, kucuk ama degerli seyler...Dunyanin en etkili ve guclu kadinlarindan birinin, esinin ani olumuyle kendini iyilestirme ve yenileme asamasinda ogrendigi en onemli sey, ilginctir ki, sukretmeyi ogrenmesi olmus. Yani, hic bir sey icin gec degil, su hayatta. 

Sheryl, olaydan sonra, ise ilk gittiginde veya cocuklarinin okuldaki ilk aktivitesinde insanlarin bakislarina, soylediklerine veya soyleyemediklerine takilmis. Buna, Odadaki Fil- Elephant in the Room- deniyor. Yani, bilinen kesin bir sorun var ama kimse soze nereden baslayacagini bilemiyor ve konusmak istemiyor. Bu sessizlik, onu cok rahatsiz etmis. Aslinda, ani travmatik olaylar yasayan kisilere ne soyleyecegimizi, nasil davranacagimizi tam olarak bilmiyoruz. Ancak, Option B sayesinde ogrenebiliriz. Ornegin, 'Nasilsin?' yerine 'Bugun Nasilsin?' demek bile, hem soruyu, hem de durumu normalize etmeyi saglayabiliyor. Bu durumlarda, hem kalbinin sesi, hem de sagduyu ile hareket eden kisiler, hayatimizda pirlanta gibi kiymetli ve degerli oluyor, bence! Mark Zuckerberg de, Sheryl Sandberg icin aynisini yapmis. Haberi alir almaz, Sheryl'in evine giderek cocuklari ile playstation oynamis:)

Amerika'da, eslerden birinin kaybi, ailenin geri kalaninin, yasadiklari evin kredisini odeyemedikleri icin tasinmalari ile yeni bir travmaya neden olabiliyor. Sheryl'in cocuklari, cenaze sonrasi gelip annelerine, 'Acaba evimizi kaybedecek miyiz?' diye sormuslar. Facebook'un tepe yoneticisi bir kadina sorulabilecek belki en sacma ama durumun vehametini anlatan onemli bir soru aslinda. Option B'nin bir sosyal sorumluluk projesine donusmesinde bu sorunun da ayri bir yeri olduguna suphe yok.

Bu arada, sektorde ve Facebook'ta bir ilk gerceklestirerek, 1. derece akrabalarin vefati sonrasi 20 gun izin hakki ve Buyukanne- buyukbaba vefatinda ise 10 gun izin hakki kullanilmasini saglamis. Tebrik ediyorum! 

Umarim ki, Option B, bir cok kederli kisinin ve yakinlarinin yaralarini sarmasina, birbirlerini anlamalarina ve destek olmalarina yardimci olacak bir Sifa ( Healing ) Network olur. Sheryl Sandberg, esini kaybettiginde hissettigi duygulari nefessiz kalmak olarak tarif ediyor. Bir nefes terapisti olarak diyebilirim ki, nefes terapisi, kederin ve acinin asilmasinda bir cok terapi yontemine gore etkisi kanitlanmis ve kendi kendinizi iyilestirme yolunda uygulayabileceginiz guclu bir yontem. Kendi kendinize nefes seansi yapmayi ogrendikten sonra, dunyanin neresinde, ne sartlarda olursa olsun, dustugunuzde daha az siyrikla yerden kalkmanizi, yenilenmenizi ve kendinizi iyilestirmenizi saglayacak muhtesem bir alet kutunuz oluyor yaninizda. Ve, icinde de nefesiniz. Benim de yasamima anlam katan degerlerden biri, toplumsal nefes farkindaligini arttirmak ve coluk, cocuk, genc, yasli, herkesle paylasabilmek. Cok yakinda, guzel surprizlerimi sizlerle paylasmak icin can atiyorum:) 

Umarim, kisa zaman icinde, Option B Projesi, Butunsel Saglik, Digital Health, Health 2.0, Spiritual Technology ve Self-Healing seceneklerinin de yer aldigi, tum insanlik adina cok daha kapsamli, yararli ve en az Facebook kadar degerli bir yapiya donusur.

Son olarak, Sheryl Sandberg'in konuk oldugu Oprah Winfrey's SuperSoulSundays programini izleyebilirsiniz. Linke tik tik..

ANIL ALTAS BRUG
Nefes Terapisti, Meditasyon Egitmeni, Mindfulness Kocu
www.renginefes.com
www.thecolorsinyou.com